Alaçatı Havası Yarı Fiyatına! Eski Datça’nın Taş Evleri ve Dut Gölgesindeki Huzur

Muğla’nın Datça ilçesinde yer alan Eski Datça Mahallesi, begonvillerle süslü taş evleri, daracık sokakları ve dut ağaçlarının altındaki dingin atmosferiyle ziyaretçilerine hem huzurlu hem de tarihi bir tatil deneyimi sunuyor.

Ağu 8, 2025 - 03:09
 2
Alaçatı Havası Yarı Fiyatına! Eski Datça’nın Taş Evleri ve Dut Gölgesindeki Huzur

Eski Datça Mahallesi, gürültülü tatil beldelerinden uzak, taş evleri, çiçek kokulu dar sokakları ve zamana meydan okuyan mimarisi ile misafirlerine adeta geçmişe açılan bir kapı sunuyor. Her köşesinde begonvillerin gölgesi, taş duvarlardan sarkan sarmaşıklar ve pastel renkli kapılar, buranın karakterini oluşturuyor. Bu atmosfer, modern hayatın hızından uzaklaşmak isteyenlerin ruhunu dinlendirirken, her adımda fotoğraflık bir manzara çıkarıyor.

Taş Duvarların Ardındaki Sır Saklı

Eski Datça’ya adım atanların ilk fark ettiği şey, sessizlikle örülü huzur oluyor. Araç trafiğine kapalı sokaklar, ziyaretçilere özgürce dolaşabilecekleri bir alan sunuyor. Dar yollar, begonvillerle süslenmiş taş evler, renkli ahşap pencereler ve gölgede uyuyan kedilerle dolu. Burada her ayrıntı, geçmişin bugüne taşınmış sessiz bir hikâyesini anlatıyor. Adeta Alaçatı’nın romantik havası, ama çok daha sakin ve erişilebilir bir versiyonu.

Otel Değil, Yaşam Deneyimi

Mahallede konaklamak isteyenler için Eski Datça Evleri öne çıkıyor. Badem ve Zeytin Evleri, geniş yaşam alanları ve huzur dolu dekorasyonuyla ziyaretçilerine kendi evlerindeymiş hissi veriyor. Daha minimalist bir deneyim arayanlar için İncir Evleri, stüdyo tipi konforuyla tercih ediliyor. Tüm yapılar, tarihi dokuyu bozmadan restore edilmiş ve her ayrıntı taş duvarların ruhuna sadık kalınarak tasarlanmış. Burada kalmak, sadece bir tatil değil; bir yaşam biçimini deneyimlemek anlamına geliyor.

Dut Ağaçlarının Altında Sohbet

Eski Datça’nın en ikonik duraklarından biri, şair Can Yücel’in de uğrak yeri olan Orhan’ın Kahvesi. Dut ağaçlarının gölgesinde, yöresel acıbadem gazozu ya da közde pişen Türk kahvesi eşliğinde zaman geçirmek, buranın vazgeçilmez ritüellerinden. Bu noktada sohbetler uzar, zaman yavaşlar, şehir hayatının telaşı tamamen geride kalır.

Yasal Koruma Altındaki Bir Tarih

Sit alanı statüsünde olan Eski Datça’da, yeni yapılaşma sıkı kurallara tabi. Bu nedenle taş evlerin çoğu butik otel ya da pansiyona dönüştürülmüş. Yeni bina izni verilmediğinden, mahalle özgün mimarisini korumayı sürdürüyor. Bu durum, burayı sadece bir tatil rotası değil, korunmuş bir kültürel miras alanı haline getiriyor.

Hayatı Sadeleştiren Bir Kaçış Noktası

Eski Datça, Muğla’nın ve Türkiye’nin en özel bölgelerinden biri olarak, huzur arayan gezginler için adeta biçilmiş kaftan. Burada tatil, yalnızca deniz ve güneşten ibaret değil; ruhu besleyen bir yolculuk. Sokaklarında yürürken, hayatın sadeliğinin ve yavaşlığının ne kadar değerli olduğunu yeniden keşfediyorsunuz.